3 Haziran 2008 Salı

Mevlana ve Sufizm



Unesco'nun 2007 yılını 'Mevlânâ Hoşgörü Yılı' olarak ilan etmesiyle birlikte, Türkiye' de ve Türkiye'nin dış sefaretlerinde Hz. Mevlânâ ile ilgili bir dizi kültürel faaliyetler planlanmaya başladı. İnsanlığın muhtaç olduğu hoşgörü ve karşılıklı anlayış için Türk mutasavvıfının UNESCO tarafından seçilmesi aslında çok anlamlıdır. Bu, bir yandan Batının aradığı hoşgörü ruhunun temellerinin Türk dünyasında olduğunu gösterirken, diğer yandan insanlığın Hz. Mevlânâ'nın fikirlerine bugün çok muhtaç olduğunu göstermektedir. Bu kitap, Hz. Mevlânâ' yı bir keşif ve anlama çabasının ürünü olarak düşünülmelidir. Muhakkak ki Hz. Mevlânâ'yı ve O'nun muhteşem eseri Mesnevi'yi anlamak hiç de kolay değildir. Bizim burada yaptığımız, bu kocaman okyanustan bir kap su almak gibi bir şeydir. Fikir çilemizin ve engin ruh dünyamızın elverdiği ölçüde Hz. Mevlânâ'dan yaptığımız alıntılar ve onların yorumları, sadece Hz. Mevlânâ'yı anlama çabamızın bir sonucu olduğunu düşünenler bizi doğru anlamış olacaklardır. Bu duygu ve düşüncelerle bu çalışmamızı Türk-İslâm entelektüellerine ve Hz. Mevlânâ' yı anlamak isteyen herkese ithaf ediyorum.

Mehmet Aydın / Nüve Kültür Merkezi Yayınları

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...